Bir arkadaşımız mimarlık eğitimi – mimarlık – iç mimarlık konularında güzel tespitlerde bulunmuş ve farklı persfektiflerden güzel sorular sormuş.benzer durumda olan arkadaşlar için umarım faydalı olur..
İleti Gövdesi:
Merhabalar ben dokuz eylül üniversitesinde matematik öğrencisiyim. Lisedeyken eşit ağırlık seçmiştim eşit ağırlıktan istediğim puanı alamayınca yeteneğim doğrultusunda sayısal ve düşük puanlı bir bölümü tercih ettim. Aslında bu yıla kadar resme yetenekli olduğumu bilmiyordum. Yılın başında grafitiye başladım sonrasında anime karakterlerini çizdim ve zevk aldıkça kara kaleme döndüm arkadaşlarım tarafından çizimlerim çok beğenildi. Şöyle ki yıllardır mimariye bi ilgim vardı zaten maket yapmayı da çok severim. Canım sıkıldıkça ev bina maketleri yaparım.Yapılan binaları sürekli olarak inceler ve eleştiririm.Okuduğum bölümden memnun değilim. Bu yıl tekrar sınavlara giricem ama sayısal olmadığım için derslerde sıkıntı yaşıyorum. Malum ki mimarlık puanları çok yüksek. Yaşımda ilerliyor.Bir yazınızda gördüm mimar olmak için mimarlık okumak ne kadar gerekli diye. Size sorum şudur; mimar olmak için bi mimarlık fakültesini bitirmek zorunda mıyım kurslar yeteneğim ve matematik bilgimle yada herhangi başka bi yolla mimar olabilmemin başka bir yolu yok mu? Lütfen bu konuda beni aydınlatın. Şimdiden teşekkürler
Merhabalar..
Bence mevcut üniversite eğitimini bitirmeliydin..Mimar olmadan mimarlık yapman biraz zor çünkü ofis açıp ”büro tescil belgesi” ve ”oda sicil numarası” alarak resmi işleri yapabilirsin.Eğer çevren var ise tasarım konularında yetenekli isen çevrene ufak çapta projeler çizerek bir mimardan tasnif alarak mimar olmadan da hayatını kazanabilirsin.Ancak bu çok zor..Çizim eğitimi alacaksın , modelleme ve render eğitimi alaraksın , en önemlisi tasarım eğitimi alacaksın falan filan..
Ancak sana tavsiyem hem sayısal da değilsin bence iç mimarlık kurslarından birinde eğitim gör..Bir yandan matematik öğrenimini de sürdürmeni tavsiye ederim.
İç mimarlık 4 yıllık bir eğitimle yapabileceğin bir meslek olduğu gibi İstanbul , İzmir gibi büyük şehirlerdeki ”İÇ MİMARLIK” , ”DEKORATÖRLÜK” Kurslarıyla gayet rahat yapabileceğin bir meslek..İç mekan tasarım çalışmaları yapabilir , dekoratif ürünler tasarlayabilir ve iç mekan tasarımlarıyla uğraşabilirsin bu kursun sonunda..
Örnek vermek gerekirse kısa bir google aratmasıyla şu sonuçlara ulaşabilirsin:
http://www.bilisimegitim.com/akademik-egitimler/ic-mimarlik-ve-dekorasyon
http://akiza.com/ic-mimarlik-dekorasyon-kursu
http://www.icmimariegitimi.com/
Aldığın eğitim ne denli sağlıklı olur?..Geçerlilik süresi ve kriterleri neler?Bu gibi sorular için daha fazla bilgi toplamalısın.
Maket yapabiliyor olman, eleştiri gücünün yerinde olması , çizime yatkın olman mimarlık için gerek ancak malesefki yeter değil.İç mimarlık için ise güzel bir göz zevkine sahip bayan olman , belirli eğitimleri alman yeterli olacaktır.Kumaş seçimi , renk tespiti , desen tayini , mobilya yerleşim ve tasarımı , tefriş-tanzim-tasarım konuları 4 yıla ihtiyaç duyacak konular değil.
Karar da senin , hayatta..Herşey gönlünce olsun..
Hayrete düşürdünüz beni! Blogunuzu faydalı ve eğlenceli buluyorum,ama mimarlık eğitimi almış birinin,iç mimarlığı böylesi aşağılamasına(ben öyle algılıyorum) yazınınızı okurken tahammül edemedim açıkçası. 8 aylık kursları koskoca 4 yıllık fakültedeki eğitimle nasıl bir tutabildiniz?Bir de cinsiyet ayrımcılığı yapmışsınız,bayan olursa falan.. Bu zihniyetle yarın öbür gün 8 aylık mimarlık kursları da açılır,hiç bir dokusu olmayan tasarımları,teknik hataları yapıları blogunuzda yazmak düşer size de.
Ilgin ve yorumun icin oncelikle tesekkur ederim..Elestiri ile iftira arasinda cok ince bir cizgi vardir.bu ince cizginin elestiri tarafinda kaldigina inandigim bu guzel tenkit yorumunu oldukca faydali buldugumu oncelikle belirtmeliyim..
Ic mimarlik meslegini kucumsemek cok yanlis olurdu, tabi eger oyle yapsaydim.. 🙂 yazilanlari kisilere gore degerlendirmek ve yanitlari ona gore algilamak gerekir.Blogu ve soz konusu icerigi iyice okuduktan sonra yeniden degerlendirmek bence en dogru sey olurdu bu asamada..
Biraz sert ifadeler yer aliyor bencede..Ancak verilen kurslarin gecerlilik suresi ve verilen egitimin kalitesi hakkinda yorumsuz kaldigimi da yazida belirtmisim..
Cinsiyet ayrimi kotu birsey elbet.ama bir meslegin kadina kimi mesleginde bir erkege daha fazla yakistigi gercegide goz ardi edilmemeli.
Bayan olmanin gerektirdigi guzel ve estetik arayislar icin tasarim konulari bayanlara daha fazla yakisiyor.
Paylasmak guzeldir..guzel olan hersey paylasmaya degerdir..yeniden tesekkur ediyorum yorumunuz icin,,