Tesadüfen bulunan tarihi eserlerin sergilendiği Amasra Müzesi, restorasyonun ardından arkeologlar, mühendisler, mimarlar ve akademisyenler için uluslararası başvuru merkezi olacak.
”Sesemos” adıyla MÖ 12. yüzyılda Fenikelilerin kıyılar boyunca oluşturduğu kolonilerle kurulan, İranlı Prenses Amastrist’in yönetimi döneminde en parlak zamanını yaşayan Amasra, binlerce yıllık tarihi geçmişin izlerini taşıyor.
Genellikle inşaat kazıları, heyelan, sondaj ile yol çalışmalarında ve balıkçıların ağlarına takılması sonucu ortaya çıkan Helenistik, Arkaik, Klasik, Roma, Bizans, Ceneviz, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda eser, Amasra Müzesi’nde sergileniyor.
Gözyaşı şişeleri, altın ve bronz süs eşyasının yanı sıra olta iğneleri, haçlar, kandiller, silahlar, kaplar ve bronz heykelciklerin bulunduğu müzeyi yılda 50 binin üzerinde turist ziyaret ediyor.
Roma İmparatoru Hadrian’ın, Roma mitolojisinde kentin kurucusu bilinen Romulus ve Remus’u simgeleyen motiflerin olduğu heykelin yanı sıra Yunan mitolojisinde sağlık tanrısı bilinen Asklepios’u simgeleyen yılan heykeli, ziyaretçilerin en çok ilgisini çeken eserler arasında yer alıyor.
